9 Kasım 2015 Pazartesi

Salavatı Kübra Fazileti


أعودبالله من الشيطن الرجيم بسم الله ارحمن ارحيم
لقدجآءكم رسول من انفسكم عزيزعليه ماعنتم حريص عليكم بالمؤمنين رءوف رحيم فان تولوافقل حسبى الله لآاله الاهوعليه توكلت وهورب العرش العظيم
ان الله وملئكته يصلون على النبى يآايهاالدين امنواصلواعليه وسلموتسليما
اللهم صل وسلم وبارك على سيدنامحمدان لنورالداتى واسرالسارى فى جميع الآسمءوالصفات
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد المرسلين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد النبيين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الصديقين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الراكعين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد القاعدين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الساجدين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الذاكرين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الطاهرين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الظاهرين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الشاهدين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الاولين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الاخرين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيدى يا رسول الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا نبي الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيدى يا حبيب الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من اكرمه الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من عظمه الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من شرفه الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من اطهره الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من اختاره الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من صوره الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا من عبد الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا خير خلق الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا خاتم رسل الله
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سلطان الانبياء
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا برهان الاصفياء
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مصطفى
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا معلى
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مجتبى
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مزكى
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مكي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مدني
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا عربي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا قريشي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا هاشمي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا ابطحي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا زمزمي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا امي
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد ولد ادم
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا احمد
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا محمد
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا طه
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا يس
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا مدثر
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا صاحب الكوثر
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا شفيع يوم المحشر
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا صاحب التاج
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا صاحب المعراج
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الاولين والاخرين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد المحسنين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيد الكونين والثقلين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا صاحب النعلين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيدى يا رسول الله
خاتم الانبياء والمرسلين
. الف الف صلاة والف الف سلام عليك يا سيدى يا نبي الله الى يوم الدين
. والحمد لله رب العالمين.
بسم الله ارحمن ارحيم
محمد رسول الله والدين معه أشدآءعلى الكفاررحماءبينهم تراهم ركعاسجدايبتغون فضلامن الله ورضواناسيماهم فى وجوههم من اثرالشجود دلك مثلهم فى التوراةومثلهم فى الاءنجيل كزرع أخرج شطأه فآزره فاستغلظ فاستوى على سوقه يعجب الزراع ليغيظ بهم اكفاروعدالله الدين امنووعملواالصالحات منهم مغفرة واجراعظيم



Euzu billahi mineşşeytânirracîm. Bismillahirrahmanirrahim.
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel mürselin
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyiden nebiyyin
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyides sadikiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyider rakiiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyides sacidiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel kaidiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel kaimiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel musalliyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidez zakiriyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyideş şahidiyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel evveliyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel ahiriyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Rasulallah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Nebiyyalah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Habiballah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men Ekramehullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men Azzemehullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men Şerrefehullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men ezherehullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya menih terahullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men Savverahullah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya men Abedellah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Hayra halkıllah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Hateme rusulillah
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Sultanel enbiyai
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Burhanel esfiyai
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Mustafa
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Mu’alla
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Mücteba
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Müzekki
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Mekkiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Medeniyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Arabiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Kureşiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Haşimiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Ebtahıyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Zemzemiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Tihamiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Ümmiyyü
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyide velede âdeme
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Ahmed
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Muhammed
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Taha
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Yasin
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Müddesir
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Sahibel Kevser
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Şefi’a yevmil mahşer
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Sahibettac
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Sahibel Mi’rac
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyide evveliyn vel ahiriyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel Muhsinin
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya seyyidel kevneyni vessakaleyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya sahiben Na’leyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Seyyidi ya Rasulallahi ya Hatemel enbiyai vel mürseliyn
Elfu elfi salatin ve elfu elfi selamin aleyke ya Nebiyyallahi yevmeddiyn.
Sübhane rabbike rabbil izzeti amme yesıfun ve selamün alel mürseliyn velhamdülillahi rabbil alemiyn.
Allahümme salli alâ Muhammedin ve ezvacihi ve zürriyetihi kema salleyte alâ İbrahime ve barik alâ Muhammedin ve ezvacihi ve zürriyetihi kema barekte alâ âli İbrahime inneke Hamidün Mecid.

Salâvat-ı Kübrâ’nın Anlamı:
Euzu billahi mineşşeytânirracîm. Bismillahirrahmanirrahim.
“Ey Mürsel (gönderilen)lerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Nebî (peygamber)lerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Sıddıkların Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Rukû‘ Edenlerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Secde Edenlerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Ka‘deye Oturanların Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Kıyamda Duranların Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Namaz Kılanların Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Zikredenlerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Şâhitlerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Evvelkilerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Sonrakilerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allah’ın Rasûlü! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allah’ın Nebîsi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın Habîbi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisine ikram ettiği Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisini büyük tuttuğu Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisine şeref verdiği Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisini galip kıldığı Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisini seçtiği Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın kendisine üstün sûret (ve sîret) verdiği Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin
üzerine olsun.
Ey Allâh’a (gerçek mânâda) ibâdet eden Zat! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine
olsun.
Ey Allâh’ın Mahlûkatının En Hayırlısı! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Allâh’ın Rasüllerinin Sonuncusu! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Enbiyânın Sultânı! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Esfiyânın Burhânı! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Mustafâ! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Mu‘allâ (son derece üstün kılınmış zat)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine
olsun.
Ey Müctebâ (seçkin kılınmış zat)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Müzekkî (Ümmetini günahlardan temizleyen)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine
olsun.
Ey Mekkî (Mekkeli)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Medenî (Medîneli)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Arabî (Arab kavmine mensub)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Kuraşî (Kureyş kabilesine mensub)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Hâşimî (Hâşim oğullarına mensub)! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Ebtahî (Mekke’de bulunan Ebtah vâdisinde konaklayan)!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Zemzemi (Zemzemle büyüyen)!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Tihâmî (Mekke’nin bağlı bulunduğu Tihâme bölgesinin sâkini)! Bir- milyon salât ve birmilyon
selâm senin üzerine olsun.
Ey Ümmî (Okuma yazma bilmediği halde bütün ilimleri Rabbinden öğrenen)! Birmilyon salât ve
birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Âdemoğullarının Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Ahmed! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Muhammed! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Tâhâ! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Yâsîn! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Müddessir (İlk vahiy geldiğinde yakalandığı sıtma nedeniyle örtülere bürünen)! Birmilyon salât
ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Kevser ırmağının sahibi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Mahşer gününün Şefaatçisi!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Tâc sahibi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Mi‘râc sahibi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Öncekilerin ve Sonrakilerin Efendisi! Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Muhsin (Allâh-u Te‘âlâ’yı görür gibi ibâdet eden)lerin Efendisi!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Kevneyn ve Sekaleynin (iki cihanın ve insü cânnın) Efendisi!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Na‘leyn (iki mübarek takunya) Sahibi!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.
Ey Efendim!
Ey Allah’ın Rasûlü!
Ey Nebilerin ve Rasüllerin sonuncusu!
Ey cezâ gününde (şefaat makamına erdirilen) Allah’ın Peygamberi!
Birmilyon salât ve birmilyon selâm senin üzerine olsun.

Salavatı Kübra Ve Faziletleri
Salavatı Kübra Hz.Muhammed (s.a.v) e Cebrail aracılığı ile gelmiştir.Allah'ın bir hediyesidir.Bu salavatın bir ismide gökyüzüdür.
Salavatı kübranın okuyucular için faydaları ve fazileti çoktur.Bu salavatda bilgelik ve büyük nimet vardır.
Şeyh Muhyiddin Abdülkadir Geylani Hz.ve İmam Şeyh Bağdadi Cüneyt tarafından
Faydaları
1-Beklenmedik rızık ve servet geçim kolaylığı
2-Temel ihtiyaç,aile içinde barış huzur ve sevgi elde etmek için
3-Allah'tan bir hediye alacaksın gözlerin görmediği kulakların duymadığı kalbin hissetdiği
4-Sorunları çözmek,Derece ve rütbe için
5-En az gece-gündüz 1 defa oku düzenli olarak okuyan herkes mükafatını fazlasıyla alır.yeterli rızık (giyecek ve yiyecek)
Aile içinde huzur
6-Hem bu dünyada hemde ahiretde Allah onu her zaman korur.
7-Allah hac ve umre nasip eder.
8-Tüm içtenlikle temiz bir kalp ve samimiyetle salavatı kübrayı okumak gerekir.
9-Salavatı kübra okuyan 600.000 değerinde nimet ve sevab alır.
10-Yüksek zafer için salavatı kübra okunur.
Salavatı Kübrayı hergün sabah ve yatsıdan sonra 1 defa okuyun
1. Kıyamet gününde yüzü dolunay gibi parlar.ve Kıyamet gününün şiddetinden korunur.
2.Ömründe üç kez okuyana Allahu teâla Tevat'ı,İncil'i Zebur'u ve Furkan'ı okuyan kimsenin sevabı verilir.
3-Nesnelere 45 veya 100 defa okunduğunda hazine olur.
4-Düşman ve zalim için 100 defa okunur.
5-Ev almak ve eşyaları yenilemek için günde 21 defa okunur.
6-Ruhsal ve fiziksel güç için 100 defa okunur
7-Zihin,kalp gözü,hafıza güçlenmesi için okunur.
8-Hayvanların dilini anlamak için salavatı kübra 45 defa okunur yalnız 41 gün oruç tutmak gerekir.
9-Ev,cami ve ya okul yaptırmak için hacca gitmek için 3 yıl bırakmadan Her Cuma gecesi salavatı kübrayı oku (abdestli olarak)
10-Perşembe günü kuşluk vakti namaz kıldıktan sonra salavatı kübrayı oku beklenmedik yerden rızık gelir.Duaların kabul olur.
11-Salavatı Kübrayı hergün 3-5 veya 7 defa okursan hiçbir büyücü seninle uğraşamaz cinler saldıramaz,büyü ve sihir geçmez.Bütün tehlikelerden korunursun.
Allah'ın izniyle sana kimse zarar veremez,incitemez.
12-Özellikle Fatiha okumalarında salavatı kübrayı peşinden 11 defa oku çok etkilidir.
13-Muhabbet ,sevgi ve sevdiğine kavuşmak için salavatı kübra 11 veya 45 defa okunur.
14-Hastaların tedavisi için,İşlerin kolaylaşması için salavatı kübra oku
14-Kolay servet,rızık için salavatı kübra oku
15-Kalp gözünün açılması için,1000 defa Yâ latif esmasını oku sonra salavatı kübrayı 3 defa oku
16-Salavatı kübra okuyanın maneviyatı güçlü olur.
17-Borçlardan ve maddi sıkıntılardan kurtulmak için salavatı kübra sabah namazından sonra okunur.
18-Salavatı kübrayı okuyan Allah'tan mağfiret ve kurtuluş istesin.
19-Kim bu salavatı okursa Allahu teâla ondan yetmişbin çeşit belayı def eder.
20-Günahları bağışlanır.
Salâvatı Kübra duasının okunmasında ki hikmetleri;
  • Sürekli okunması halinde Allah (c.c) kişilere bol rızık ve zenginlik verir
  • Salâvatı Kübra duası, hafızayı kuvvetlendirir ve ruhsal gücü sağlamlaştırır
  • Kutsal toprakları gitmek isteyen kişilerin çok sık okuması gerekir
  • Perşembe günü eğer kuşluk vaktinde bu dua okunursa dilekler yerine getirilir
  • Muhabbet etmek istenen kişiye karşı bu salâvatı Kübra 11-45 kere okunursa muhabbet artar
  • Sıkıntı bir dönemden ve ağır borçlardan kurtulmak için her namazın arkasından okunması fayda sağlar
  • Düşmanı mağlup etmek için 100 defa okunmasında gerekir
  • Gizemli sırlara kavuşmak ve kalp gözünün açılması için Allahın 99 isminden ya latif kelamının 1000 kere okunması ve ardından salâvatı Kübra’nın 3 kere okunması gerekir
  • Çeşitli hastalıklardan kurutulmak ve tedaviye kavuşmak için sürekli okunmasında fayda var
  • Devamlı okuyan kişilere büyü ve sihir işlemez, aynı zamanda feraha kavuşur
  • Aile içinde olan tatsızlıkların giderilmesi ve huzura kavuşmak için okunmasında yarar var ...
- See more at: http://tayfun.webtasarimgrubu.com/tayfun/salavati-kubra#sthash.IuQFNuj7.dpuf

19 Ekim 2015 Pazartesi

Salatı Tefriciye





Faziletleri bakımından oldukça önemli olan salatı tefriciye hakkında sizlere detaylı bilgiler aktarmış olacağız. Özellikle hanımlar tarafından okunduğu bilinen salatı tefriciye’nin faziletlerini aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.
Namazdan sonra 11 kez okunduğunda o kişinin rızkı hiçbir zaman kesilmez.
Günde 100 defa okumaya devam edenler amacına ulaşır ve arzu ettiği şeye nail olmaktadır.
Yine günde 100 defa okumaya devam eden kişiler, hayaline gelmeyen şeylerle karşılaşabilir.
Günde 4444 kere okuyan bir kimse idam mahkûmu dahi olsa Allah izin verdiği sürece kurtulur.
Hastaya okunmaya devam edildiğinde Allah’ın izniyle şifa bulmaktadır.
Bu salavat-i şerifeyi okumaya devam edenler, tüm düşmanlarından ve belalarından kurtulur.
İlk olarak İhlas suresiyle 21 defa istiğfar edilir ve sonra ne için okunuyorsa ona niyet edilmelidir.
Okuma sırasında Kıbleye dönük okunduğunda, daha çok etkili olmaktadır. Okuyuş sırasında zihninizin farklı şeylerle meşgul olmaması için gözlerinizin kapalı olması tavsiye edilir.
Yorulduğunuz zaman dinlenebilir ve daha sonra devam edebilirsiniz.
Kendisi için okuyacak gücü olmayan kimseler ise bu sureyi başkalarına okutabilmektedir.
Okunacak adedin net olmasına dikkat etmelisiniz.
Pek çok kişinin aklına aynı soru gelmektedir. Kesin sonuç şeklinde hükmü var mıdır? Bu sorunun cevabı aslında oldukça kolaydır. Duanın bir ibadet olduğunu ve ibadetlerinde karşılığının genel olarak ahirette verileceğinin bilinmesinde yarar vardır.

Salatı Tefriciye olarak bilinen selam cümleleri hadislerde bulunmamaktadır. Sadece bazı Şia kitaplarında ve dua kitaplarında yer almaktadır. 

Duânın Türkçe Okunuşu

“Allâhumme salli salâten kâmileten ve sellim selâmen tâmmen alâ Seyyidinâ Muhammedinillezî tenhallü bihil ukadü ve tenfericu bihil-kürebü ve tukdâ bihil-havâicu ve tünâlü bihir-reğâibü ve hüsnül-havâtimi ve yustaskal ğamâmu bivechihil Kerîm ve alâ âlihî ve sahbihi fî külli lemhatin ve nefesin bi adedi külli ma’lûmin lek.”
Duânın Mânâsı
“Allahım! Bizim Efendimiz Muhammed’e (sav) kusursuz bir salât ve rahmet, mükemmel bir selâm ve selâmet vermeni diliyoruz. O Peygamber ki, onun hürmetine düğümler çözülür, sıkıntılar ve belalar onun hürmetine açılıp dağılır, hacet ve ihtiyaçlar onun hürmetine yerine getirilir. Maksatlara O’nun hürmetine ulaşılır, güzel sonuçlar O’nun hürmetine elde edilir. O’nun şerefli yüzü hürmetine bulutlardaki yağmur istenilir, Allah’ım, onun ehl-i beytine, ashabına da her göz kırpacak kadar zamanda (her an, saniye) her nefes alacak zamanda sana malum olan varlıklar sayısınca salât et.”

CEVŞEN




cevşen

Kelime olarak bir zırh anlamına gelen Cevşen-in maddi ve manevi yönden görülen bir çok faziletleri vardır.” Yani: Bin bir esma-i İlâhiyeye sarihan ve işareten bakan ve bir cihette Kur'andan çıkan bir hârika münacat olan ve marifetullahta terakki eden bütün âriflerin münacatlarının fevkinde bulunan ve bir gazvede "Zırhı çıkar, onun yerine bu Cevşen'i oku" diye Cebrail vahiy getiren "Cevşen-ül Kebir" münacatı içindeki hakikatlar ve tam tamına Rabbine karşı tavsifler,”[1] ihtiva etmektedir.

Zeynel Abidin’den rivayet edilmiş olup,onun okuduğu virdlerindendir. Zincirleme olarak Ümame,Cafer bin Muhammed Sadık,o da babasından,oda dedesi Hz.Hüseyin’den,oda Hz.Ali’den rivayet etmiş olmaktadır.

Hz. Ali oğlu Hz. Hüseyin’e:”Ey oğlum. Sana kendisinden başka ilah olmayıp,şanı yüce olan Allah’ın sırlarından bir sırrı öğreteyim ki,Allah’ın rasulü o sırrı bana öğretmiştir.. Diyerek o sırrın Cevşen olduğunu bildirir.)

Rasulullah anlatıyor:”Vaktaki üzerimde zırh varken ben şiddetli sıcak bir günde Uhud’a gidiyordum.Sema tarafına bakıyor ve Allah’a dua ediyordum. Birden gördüm ki sema kapıları açılmış,Cibril nurlu bir vaziyette indi ve Allah sana Selam,Tahiyyat ve İkramda bulunuyor. Ve zırhı çıkar bu duayı oku”diyor. Ben de onu okudum ve taşıdım. Zira o zırhtan daha büyüktür,koruyucudur.) Dedim ki:Ey kardeşim Cibril. Bu sadece benim için mi? Yoksa benim ve ümmetim için mi? Dedi:Ya Rasulallah. Bu dua (Cevşen) Allah tarafından sana ve ümmetine bir hediyedir. Onun (okumanın) sevabını ise,Ancak Allah bilir. Kim ki onu taşır ve okursa,ister sabah,ister akşam,evinden çıktığında Allah hakkında o kişiye salih amel yapmış muamelesi vacib olur. Öyle ki,sanki o kul Tevrat ve İncil,Zebur ve Furkan (Kur’an) okumuş gibi sevab verir.Ve onların her harfine mukabil Huril Îyn-lerden iki zevce verir ve cennette onun için bir ev yapar. Ve ona Tevrat,İncil,Zebur,Furkan,İbrahim suhûfunun harfleri sayısı kadar sevab verir ve İbrahim Halil,Musa Kelim,İsa Ruhullah,Muhammed Hatemi Nebi sevabı kadar sevab verir.

Arzı Beyzâ yani uzak,gizli,beyaz bir yerin arkasında –bazı mahluklar olup- bunlar Allah’a ibadet edip isyan etmezler. Öyle ki Allah’ın gazabının korkusundan ağlamakla yüzlerinin etleri parçalanır. ne yer ne de içerler. Allah bu duayı okuyanlara o kullarının sevabını verir.

Dördüncü katta da bir beyt vardır ki,ona Beyt-i Ma’mur denilir her gün oraya yetmiş bin melek girer,çıkar. Ve öyle ki kıyamete kadar oraya dönmez. (Bir daha kendine sıra gelmez.) İşte Allah bu duayı okuyanlara bu melaikeler kadar sevab verir.

Kim bu duayı evinde okursa hırsız girmez ve ebediyyen evi yanmaz.

Peygamber Efendimiz dedi:Ey kardeşim Cibril,arttır. (daha yok mu?) Cebrail dedi:Seni hak peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki İsrafile sordum ve bana dedi:Aziz ve Celil olan Allah bana;İzzetim,Celalim,Varlığım,Keremim,Makamımın yüceliği hakkı için,kim bana iman eder,seni tasdik ederse,Ey Muhammed bu duayı da doğrularsa (Hürmet ve büyüklüğünü kabul ederse) o kişiye çokça melek veririm. (Onun şanını yüceltmek ve korumak için) Kudretim hakkı için Ey Muhammed,bu durum hazinemden hiçbir şeyi noksanlaştırmaz.

Eğer kullarımdan bir kul bu duayı halis bir niyet ile,nefsi sadıkla yetmiş kere okursa o Baras (Alaca hastalığı),Cüzzam ve Cünundan (Delilikten) beri olur,kurtulur. Kim bu duayı miskli ve kafurlu gümüş bir kab içine yazar ve onu yıkayıp ölünün kefeni üzerine çiselerse kabri üzerine yüz bin nur iner. Allah Münker ve Nekirin korkusunu ondan kaldırır. Kabir azabından emin kılar. Ve o kabirde iken ona yetmiş bin melek gönderir.Her melekle beraber nurdan bir tabak olup,ona sunarlar ve onu cennet ile müjdelerler. Allah ise bunu işitir ve der:Bu dua dünya yaratılmadan beş bin sene önce Arşın duvarında yazılmıştır.

Hangi kul ki şek ve şüphe göstermeksizin halis bir niyet ile bu duayı Ramazanın evvelinde veya sonunda veya her Cuma gecesi veya gündüzünde okursa,Allah ona kadir gecesini gösterir ve Allah Kadir gecesini yaratır ki onda yetmiş bin melek vardır. Her semada yetmiş bin melek vardır. Mekke’de yetmiş bin melek,Medine-i Münevvere de yetmiş bin melek,doğuda yetmiş bin melek,her meleğin yirmi bin başı vardır,her başta yirmi bin ağız,her ağızda yirmi bin dil Allah’ı muhtelif sözlerle tesbih ederler. Ve onların sevabını bu duayı yapana verir. Allah ile bu duayı yapan arasında da perde kalmaz. Perdesiz olaraktan... Ve Allah’dan her ne şey isterse Allah ona verir.

Kimde bu dua ile üç kere –velev bir kerede olsa- duada bulunursa,Allah onun cesedine cehennemi haram kılar ve cenneti de vacib kılar. Kendisini koruyacak iki meleği ona vekil kılar. Tesbih ve takdisatta bulunan o melekler onu günahlardan ve bütün belalardan korur ve ona cennet kapılarını açarlar. Ve bu dua Allah’ın hazinelerinden bir hazinedir. Bin isimle maruftur yani bilinmektedir. Ve her bir isimle Allah onu emn-u emân içinde dünya afet ve korkularından korur. Dünya nimet ve saadetlerinden faydalandırır.

Peygamberimiz buyurmaktadır ki:Ya Ali! Cibril bu duanın faziletini bana bildirdi.

Havada,denizde,yağmur damlalarıyla müekkel olan,hep bütün rahmet melekleri bu duayı okuyana hürmet gösterir. kerâmeten kürsülerinden iner,taçlarını çıkarır. Önünden ve arkasından bütün afet ve belalara karşı korur. ve bütün işlerinde yardımcı olur. Her melek üzerinde bin melek yaratılır. Yedinci kata kadar müekkel melekler sema kapılarında vardır. Yine bunlar bu dua (Cevşen) sahibi için iner ve onlara her işlerinde şefaatçı ve bütün ihtiyaçlarında yardımcı olurlar.

Rızkında genişlik,bedeninde afiyet,ihtiyaçlarının giderilmesinde melekler şefaatçı olurlar. Ve onlar derler ki:”Ey kapıları açan Rabbimiz! Kulun için fazıl kapılarını aç. Devamlı onu inayetinle koru. Ondan hastalıkları ve sıkıntıları kaldır. rahmetinle ona isabet eden dünya ve ahiret musibetlerinin hepsini gider. Ey rahmet sahibi olan Allah...”

Ve bu Cevşeni taşıyanı her türlü afetten,kibirlenen şeytandan,kötülük yapanın kötülüğünden koru. Gizli olan lutfunla lutfet. Sağlam olan korumanla setret. Zira sen Ğafur ve Rahimsin.

Kur’an-da bu meleklerin ismi:”Biz saf saf olanlar ve Allah’ı tesbih edenleriz.”[2] Bunlar on iki kabiledirler. Her kabilenin eli altında bir milyar asker vardır.Bir milyon sancak olup,her sancağın altında da melaikelerden yetmiş bin saf vardır. Bütün bunlar bu dua sahibi için ikrâmen kürsülerinden iner,başlarından taçlarını çıkarır ve rablerine secdeye kapanırlar. Ve o kişi için şefaatda bulunur ve derler:”Ya Rabbi,sen sema ve arzın nuru,onları nurlandıransın. Seni tesbih ederiz. Cebbar ve malik sensin. Bu da sahibini her türlü afetten,şiddetten,yakıcı fakirlikten koru. Zira bu sana kolaydır.

Sen mülk sahibisin. Melikleri zelil kılansın. Rahmetinle küçük çocukları rızıklandıransın. Ve bu sayısız melaikeler de o Cevşen sahibine hürmette bulunurlar. Rablerine secde ederek secdelerinde derler:Hamdınla seni noksan sıfatlardan tenzih ederiz. Ey Allah’ım. Hamd sana mahsustur. Senden başka ilah yoktur. Hannan ve Mennansın. Acıyıp şefkat edensin.

Ey bilinen Celal ve İkram sahibi olan. Semaları ve arzı eşsiz yaratan sensin. Bu kulunu bütün üzüntü,keder,zorluklardan koru. Rahmetinle setret.Ya Erhamer Rahimin. İhsan ve Kereminle ya Ekremel Ekremin...”[3]

Cevşenin açıklamasında mübalağa gibi görülen sevab hakkında Bediüzzaman şöyle der:” . Bir bîçare vesveseli ve hassas ve dinsizlerle görüşen bir adam, meşhur dua-i Nebevî olan Cevşen-ül Kebir hakkında ve akıl haricindeki sevab ve faziletine dair bir hadîsi görmüş, şübheye düşmüş. Demiş: "Râvi, Ehl-i Beyt'in imamlarındandır. Halbuki hadsiz bir mübalağa görünüyor. Meselâ içinde der: Bu duaya Kur'an kadar sevab verilir. Hem göklerdeki büyük melaikeler, o dua sahibini gördükçe, kürsîlerinden inip ona pek büyük bir tevazu ile hürmet ederler. Bu ise, aklın ve mantığın mikyaslarına gelmez." diye, Risale-i Nur'dan imdad istedi. Ben de Kur'andan ve Cevşen'den ve Nurlardan gayet kat'î ve tam akıl ve hikmete mutabık bir cevab verdim. Size gayet kısa bir icmalini beyan ediyorum. Şöyle ki, ona dedim:

Evvelâ: Yirmi dördüncü Söz'ün Üçüncü Dalında on aded usûl var, böyle şübheleri esasıyla keser, izale eder. Ona bak, cevabını al.

Sâniyen: Her gün bütün ümmet kadar hasenat ona işlenen ve bütün ümmetin saadetlerine yardım eden ve ism-i a'zamın mazharı ve kâinatın çekirdek-i aslîsi, hem en mükemmel ve câmi' meyvesi olan Zât-ı Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm, o duanın kendi hakkında o azîm mertebesini görmüş, ona haber veren Cebrail Aleyhisselâm'dan işitmiş, başkalarını kendine kıyas etmiş veya edilmiş. Demek o pek fevkalâde ve acib sevab, Zât-ı Ahmediye'nin (A.S.M.) velayet-i kübrasından ona gelmiş. Küllî, umumî değil. Belki o duanın mahiyetinde böyle hârika bir kıymet var ve ism-i a'zam mazharı olan zâtın tebaiyetiyle başkalara dahi o sevab mümkündür; fakat gayet ehemmiyetli şartları var, yalnız okumak kâfi gelmez. Yoksa müvazene-i ahkâmı bozar, farzlara ilişir.

Sâlisen: O dua, nasıl ki Zât-ı Ahmediye'ye baktığı vakit mübalağadan münezzeh ve ayn-ı hakikat oluyor; öyle de, o duadaki yüzer esma-i hüsnanın hakikatlarına baktığı zaman değil mübalağa, belki onların nihayetsiz tecellilerinden gelmesi mümkün ve gelebilen feyizlerin nihayetsizliğini göstermek için pek az bir kısmını Muhbir-i Sadık (A.S.M.) haber vermiş ve teşvik için mübhem ve mutlak bırakmış. Sonra mürur-u zamanla o kaziye-i mümkine ve mutlaka, bilfiil vaki' ve külliye telakki edilmiş.



CELCELUTİYE

celcelutiye duası



Celcelûtiye, Süryânîce “Bedî” demektir. Bedi’ anlamı: Eşi ve örneği olmayan, sanatkârane yaratan demektir Kurân’da:"...göklerin ve yerin eşsiz yaratıcısıdır." [1] diye buyrulur. Hz. Muhammed'e Cebrâil tarafından indirilen ve içinde İsm-i Azam’ı da taşıyan yüksek anlamlar, Hz. Ali tarafından Celcelûtiye adıyla ve cifir ilmine göre birçok tarih de düşürülerek Süryânî diliyle nazmedilmiş ve kaside haline getirilmiştir. Yüksek ve etkili bir duâdır. Bir isimler hazinesidir. Allah’ın rahmetini celb etmesi hasebiyle bir rahmet hazinesi ya da bir Cennet hazinesi demek de mümkündür.[2] Alimlerin bildirdiğine göre, Celcelûtiye, engin bir kapsama sahip sırları ihtiva eden ve İsm-i Azam sırrını taşıyan bir kasidedir. Daha önce İbranîce ve Süryanîce konuşan birçok peygamber bu kasidenin aslî muhtevasıyla münacatta bulunmuş ve o sayede değişik sıkıntılardan kurtulmuşlardır.
Celcelûtiye’nin konusu, aslen Allah 'a karşı, Esma-i Hüsnası ve Kurân surelerinin isimleriyle yapılan bir münacattır. İçinde İsm-i Azam’ı taşıyan bu dua, ilm-i cifir ve ebced hesabı kaideleriyle gelecekten kimi haberlerin şifrelerini taşır. Risale-i Nur’da, Celcelûtiye’nin konusu hakkında şu ifadelerde vardır: “Celcelûtiye’nin aslı vahiydir ve gizemlidir ve gelecek zamana bakıyor ve gaybî umûr-u istikbaliyeden (gelecekteki işlerden) haber veriyor” [3] “Hz. Ali ’ın en ünlü Kaside-i Celcelûtiyesi, baştan nihayete kadar bir çeşit hesab-ı ebcedî ve cifirle telif edilmiş ve öyle de matbaalarda basılmış” [3]“Celcelûtiye, Süryanice bedi’ demektir ve bedi’ anlamındadır” [3]
Üstad Bediüzzaman, ahir zamanın korkunç imansızlık fitnesi içinde imana çok büyük hizmetler eden Risale-i Nur’un, Celcelûtiye’nin işaretleri içinde çok mühim bir yer tuttuğunu şu ifadelerle anlatır: “Celcelûtiye, Süryanice bedi’ demektir ve bedi’ anlamındadır İbareleri bedi’ olan Risale-i Nur, Celcelûtiye’de mühim bir mevki tutup ekser yerlerinde tereşşuhatı göründüğünden, kasidenin ismi ona bakıyor gibi verilmiş. Hem şimdi anlıyorum ki, eskiden beri benim liyâkatım olmadığı halde bana verilen Bediüzzaman lâkabı, benim değildi; belki Risale-i Nur’un manevî bir ismi idi Zahir bir tercümanına âriyeten ve emaneten takılmış. Şimdi o emanet isim, hakikî sahibine iade edilmiş. Demek, Süryanice bedi’ anlamında ve kasidede tekerrürüne binaen kasideye verilen Celcelûtiye ismi işarî bir tarzda, bidat zamanında çıkan bedi-ül beyan ve bedi-üz zaman olan Risale-i Nur’un; hem ibare, hem bereketiyle, beni teşettütten perişaniyetten hıfzeyle ya Rabbi!” meali; tam tamına o risale ve sahibinin durumuna tevafuk karinesiyle kelâm mecazî delalet ve Ali ise, gaybî işaret eder diyebiliriz. Hem madem Celcelûtiye’nin aslı vahiydir ve gizemlidir ve gelecek zamana bakıyor ve gaybî umûr-u istikbaliyeden haber veriyor” [3]
“Geceleyin Celcelûtiye’yi okudum. Birden bir ihtar-ı gaybî gibi kalbime denildi: Ali , Risale-i Nur ile çok meşguldü.r Mecmuundan haber verdiği gibi kıymetli risalelerine de işaret derecesinde remzedip îma ediyor. Eğer sarih bir şekilde gaybden haber vermek çok zararları bulunduğundan, hikmete münafî olduğu için hikmet-i İlahiye tarafından yasak olmasaydı tasrih edecekti” [3] “Ben Celcelûtiye’yi okuduğum vakit, sair münacatlara muhalif olarak kendim bizzât hissiyatımla münacat ediyorum diye hissederdim Ve başkasının lisanıyla taklidkârane olmuyordu. Benim için oldukça fıtrî ve dertlerime alâkadar ve tefekkürat-ı ruhiyeme hoş bir zemin oluyordu. Birkaç yıl sonra kerametini ve Risale-i Nur ile ilişkisini gördüm ve anladım ki; o halet, bu ilişkiden ileri gelmiş.” [3]
Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî'nin kaleme aldığı ünlü Mecmuatu'l-Ahzab adlı eserde Celcelûtiye kasidesine de yer verilmiştir. "Bede’tu bi bismillah" cümlesiyle başlayan kasidenin son beyti, kaside sahibi Hz. Ali'nin ismini gösteren ve"Bunlar, yaratıklar insanlar için bir araya getiriliş ilimlerin sırları olup, Hz. Muhammed'in amcasının oğlu Ali'nin makalesidir" anlamına gelen: " Mekalu Aliyyin ve’bnu ammi Muhammed'in ve sirru ulûmin lil-halaiki cümmiat" beytiyle sona ermiştir. Bediüzzaman'ın da işaret ettiği gibi, kaside baştan sona kadar ebced hesabını gösterir şekilde basılmıştır.[4]
Fatihatul Fukara da Hakeza Mecmuatul Ahzabda geçer okuma şekli ve kimi özellikleri yine İmamı Gazali ve ibni Arabi gibi Alimlerin rivayetlerinden biliniyor. Cümlenizde Sika derken Hadis ilminde anladığımız şekliyle ve r Hadis Kaynaklarında geçip geçmediğini soruyorsanız bizde rastlamış değiliz. Fakat güvenilir Alimler anlamında soruyorsanız bize göre yukarda adı geçen âlimlerimizin hepsi güvenilirdir. Malumunuz Ümmete mal olmuşlardır ve Müçtehit Olanı da vardır içlerinde.Faydalarına şahsi deneyimlerimize gelince bu 2 büyük duanın birçok özelliğine şahit olmuşuzdur fakat şu kadarını anlatayım ki Celcelûtiye hakkında genelde sözü edilen faydaların dışında özellikle cinli rahatsızlıklarda gerek ilgili beyitler (Cinlerden Bahseden) gerek tamamı okunma ya da taşıtılma anlamında hastalarda fayda veriyor tabi bu musallatın büyü ya da başka nedenlerle durumuna göre uygulaması da değişkendir malumunuz. Birde Celcelûtiyenin Cevşen'de geçen şeklinde birçok bölümü, hadimi görevli isteği ve ismi bölümü geçmez Bediüzzaman hazretleri bu bölümleri çıkarmıştır. Fakat orijinal metinler bulunmaktadır havas erbabında, şuan mevcutta piyasada geçen Celcelûtiyenin tamamı değildir. Sebebiyse bilinmeli ki Celcelûtiye bir kasideden öte sırlar içerir. Yani Fatihanın Sırrı ve Yerlerin Göklerin sırrı ve Seyri sülükte kimi noktaların sırrı ister inanın ister inanmayın Celcelûtiyede saklanmıştır. Zaten bu noktaları şaşırmadan dalalete düşmeden geçmek için kasidede ilgili beyitlerle meşguliyet şarttır. Bu nedenle de nâehillerin eline geçmemesi için tedbirdir herkese öğretilmez. Nasibi olanlar bunu zaten öğrenirler merak etmeyin çünkü Celcelûtiye bir çeşit talebesini kendi seçer. Piyasada sıkıntılara karşı faydalı olan beyitleri ve özellikleri Celcelûtiyenin faydalarının inanın binde biridir.Haftalık gerçekten vird edinenler maddi ve manevi birçok faydasını görecektir. Bu kasidede benim tespit ettiğim bir özellikte okuma şartlarını yerine getirmemiş olsa da şahıs uzlet vs. üst üstte 3. okumadan itibaren hissi anlamda görevlilerinin varlığını etrafında hissetmeye başlarlar (Görümü olmayanlar için) özellikle tasallut ve büyü sıkıntısı olanlarda bu okumalarda bir ağırlık çöker göğüs kısmında daralma ve sıkışmalar olur ki aslında o varlıklar bu kasidenin bereketinden zarar görmeye başlamış ve okumayasın diye sana sıkıntı vermeye başlamışlardır demektir. Diğer bir konuda kesinlikle tavsiye etmemek kaydıyla ve sadece bilgi amaçlı olsun diye yazıyorum ergen olmamış kimi çocuklarda bu kaside taşıtılınca cinleri görebilir görüm elde eder. Büyüklerde ilgili kimi beyitleri belli adetlerde okuyarak elde edebilirler. [5][6]
Bediüzzaman, Risale-i Nur’da Celcelûtiye hakkında kimi malumatlar vermiştir. En önemlisi, Celcelûtiye’nin aslı olan 3 dua ve zikrin Hz. Muhammed’e aynen Cevşen gibi indirilmiş bir vahiy olmasıdır Şöyle der: Celcelûtiye’nin esası ve ruhu olan, ‘El-Kasemü’l-Cami ve Ed-Da’vetü’ş-Şerîfe ve El-İsmü’l-Azam’ Hz. Ali’nin en mühim ve en müdakkik Üveysî bir şakirdi ve İslâmiyet’in en ünlü ve parlak bir hücceti olan Hüccet-ül İslâm İmam-ı Gazalî diyor ki: ‘Onlar vahiy ile Peygamber’e nâzil olduğu vakit Ali’ye emretti: Yaz' O da yazdı. Sonra nazmetti’ İmam-ı Gazalî diyor: “…Şüphesiz o, dünya ve ahiret hazinelerinden bir hazinedir” [3] Burada Kurân’dan başka vahiy olabilir mi sorusu akla gelebiliyor. Bunu cevabı evet başka vahiy çeşitleri de vardır.  Kısaca çeşitlere örnek misal: Gayr-i İlahi vahiy:İma, işaret, konuşma ve telkinleri belirten vahiylerdir. [7]
Buradaki vahiy, Zekeriyya’nın milletine yapmış olduğu ima ve işareti belirtmektedir.İlahi Vahiy:İlahî vahiy anlamında kullanılan vahiy kelimesinin 71 tanesi Hz. Muhammed’e yapılan vahiy ile ilgilidir. Geriye kalanlarıysa cansız olan “arz”a yapılan vahiy, [7] semaya yapılan vahiy, [8] bal arısına yapılan vahiy, [9] meleklere yapılan vahiy, [10] İsa Mesih’in Havarîlerine yapılan vahiy, [11] Hz. Musa’nın annesine yapılan vahiydir. İlahi vahiy, Allah tarafından gelen vahiydir. Kurân’da 5 çeşidine rastlamaktayız:
a) Yere ve göğe hitaben gelen vahiyler. Allah’ın emretmesi anlamındadır.“O gün haberlerini anlatacaktır. Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir.” [33] “Böylece onları 2 gün içinde yedi gök olarak tamamladı ve her bir göğe emrini vahyetti.” [12]
b) Hayvanlardan bal arısına gelen vahiy. İç güdü, ilham anlamındadır. “Rabbin arıya: “Dağlardan, ağaçlardan ve çardaklardan evler edin.” diye vahyetti.” [13]
c) Meleklere hitaben gelen vahiy. Allah’ın emretmesi anlamındadır. “Rabbin meleklere: “Ben sizinle beraberim.” diye vahyediyor.” [14]
d) İnsanlardan İsa’nın havarilerine ve Musa’nın annesine hitaben gelen vahiyler. İma, emir, rüya ve ilham anlamındadır.“Hani Havarilere: “Bana ve resullerime iman edin.” diye vahyetmiştim.” [15] “Musa’nın annesine: “Onu emzir.” diye vahyettik.” [16]
Hz. Muhammed’in yukarıda belirtilen vahiy şekillerinden almış bulunduğu vahiylerden çoğu âyetler, bir kısmıysa kudsî hadisler ve hadis-i şeriflerdir. Necm sûresi 4. âyette: “O, kendi arzusuyla söylemez, o (söylediği), kendisine vahyedilen bir vahiyden başka bir şey değildir” buyrulmuştur. Mıkdam b. Ma’dî-Kerib’in rivâyetine göre Hz. Muhammed de: “Bana Kurân ve onunla beraber O’nun gibisi verildi. Şunu iyi biliniz ki, Allah Resûlü’nün haram kıldığı da Allah’ın haram kıldığı gibidir…”[17] buyurmuştur.
Yukarıdaki hadiste, Allah’ın anlamları Hz. Muhammed’e ilham ettiği fakat lafızlarını Peygamber’in ifade ettiği, Kurân’dan sayılmayan, okunmakla ibadet olunmayan (Kurân gibi namazda okunmaz), ahad yolla (tevatürle değil) Allah'ın Elçisi’ tan nakledilmiş ve onun tarafından da Allah’a oranla ifade edilmiş sözlerdir. Kudsi hadisler ve hadis-i şerifler vahiy ve ilham yoluyla Peygamber’in söylediği sözler ve şeriatın 2. kaynağıysa de, âyetler derecesinde değildirler. (Tefsir Usulü-Muhammed Salih el-Useymîn)Vahiy çeşitlerine bu kısa örneklerden sonra konuya dönecek olursak Celcelûtiye’nin itibarlı bir kaynak olduğunu gösteren büyük bir delil, İmam-ı Gazalî ve Muhyiddin İbni Arabi gibi büyük âlimlerin onu şerh etmiş olmalarıdır. Bediüzzaman da buna şöyle işaret eder: “İmam-ı Gazalî, İmam-ı Nureddin’den ders alarak bu Celcelûtiye’nin hem Süryanî kelimelerini, hem kıymetini ve hasiyetini şerhetmiş” [3] “İmam-ı Gazalî gibi çok imamlar Celcelûtiye’yi şerh etmişler” [3]
Celcelûtiye’nin cifir ilmiyle haber verdiği birçok gizli işâretin Risâle-i Nûr’da ortaya çıkmış olması, mânâsı olan Bedî isminin Risâle-i Nûr yazarının ismiyle bağdaşması, Risâle-i Nûr’un Hakîm, Rahîm ve Nûr isimleriyle birlikte Bedî ismine de mazhar olması, [18] birçok beytinin açıktan Risâle-i Nûr’dan bahsetmesi ve Risâle-i Nûr’u haber vermesi, vahiy kaynaklı Celcelûtiye’nin mânevî müjdelerinin, asrımızda Risâle-i Nûr’da ortaya çıktığını gösteriyor. Risâle-i Nûr Müellifi Bedîüzzaman, 20 8. Lem’a’da Hz. Aliyle mânâ âleminde yaptığı bir konuşmadan bahsediyor. Hz. Ali’ye: “Ercûze’nde benden bahisle “Kendini muhafaza et.” Demişsin. Hem tam vaktinde emrinizi gördük. Fakat maatteessüf, kendimizi muhafaza edemedik. Bu belâya düştük. Şahsımdan binler defa daha önemli olan Risale-i Nur’dan bahis ve işaretin yok mu?” diye soruyor. Hz. Ali de şöyle cevap veriyor: “Yalnız işaret değil; belki Celcelûtiye’mde tasrih ediyorum. (Açıkça bahsediyorum.)” Üstad hazretleri bu soru-cevaptan sonra, Hz. Ali’nin kasidelerinden en ünlüsü ve en gizemlisi olan Celcelûtiye kasidesinde; “Sirâcü’n-Nûr (Risâle-i Nûr) gizli olarak yakılır ve aydınlatır! Kandiller kandili gizli olarak tutuşturulur. O da her tarafı aydınlatır!” fıkrâsını bulduğunu, bu fıkranın açıktan ve ismiyle Risâle-i Nûr’dan bahsettiğini kaydediyor. [19] Celcelûtiye Süryanice yazılmış açık ve anlaşılır bir dua nazmıdır. Kimi beyitler peş peşe gelen bir 2 beyitle özetlenmiş olarak verilmiş olduğundan, söz konusu beyitlerin bağımsız meali verilmemiş gibi gözükse de, genel itibariyle meali verilmeyen beyti yoktur. Bize okuyup feyiz almak düşüyor.[26]
Teşehhüt konusunda Hanefî âlimleri, İbn Abbas’tan gelen rivayeti kabul etmemeleri dine bir zarar vermediği gibi, İbn Abbas’ın ebced hesabı konusunda söylediklerini kabul etmemek, buna karşılık -tarih boyunca- hem mahdut hem de matbu nüshalarında gösterildiği gibi, Celcelûtiye kasidesini bizzat ebced hesabına göre yazan Hz. Ali’nin sözlerini kabul etmekte de dinî ve ilmî hiçbir sakınca yoktur.[20]

Celcelûtiye ve Hz. Ali

Arşın meleklerin omzunda taşınabilmesi, güneşin nuru ve ziyasının belirmesi, ayın ışık vermesi, Cibril'in göğe çıkıp yere inmesi, Mikail'e yağmurlar ve damlaların itaati, İsrafil'in Sur'a üfleyebilmesi, Azrail'e mahlukatın canının teslim olması ve yedi kat göğün yükselmesi ve yedi kat yerin sabit durması, hep Celcelûtiye'nin sırlarındandır. Aslı Süryanice olan bu dua, Kainatın Efendisi tarafından Hz. Ali'ye tevdi edilmiş ve Hz. Ali tarafından da Arapça lisanıyla eşsiz bir kaside olarak kaleme alınmıştır. Hz. Ali'nin bu büyük duanın nazmına memur edilişindeki hikmeti Üstad Necip Fazıl şöyle anlatır:

Bütün İslam büyüklerince kabul edilmiş bir gerçektir ki; Hz.Ali insanoğlunun en büyük lisanı olan Arapçada mânâların kahramanı olduğu kadar bir lisanın iskeleti demek olan gramer ilminin de kurucusudur. Ayetlerin nazil oluşundaki zaman, sıra, vesile ve murad, en mahrem noktalara kadar bilgisi içinde olduğundan, Allah'ın kitabını derlemek ve toplamakta ondan daha saygılısı düşünülemez. Kimsesiz evinde Hz.Ali, önünde ceylan derileri, tuğlalar ve sırt kemiklerine yazılı ayetler, her an iç ve dış hikmetlerine göre Kurân binasını kurmakla meşgul. Nitekim Hz. Ebûbekir zamanında başlayıp Hz. Osman devrinde tamamlanacak olan bu temel iş, ilk ustası olarak Hz. Ali'yi buluyor.
Bediuzzaman, şunları söylüyor: “Hz. Ali’nin Âyet-ül-Kübrâ namını (adını) verdiği " 7. Şuâ" ı bitirdiğim aynı vakitte -îtikadımca bana acele bir mükâfat ve bir ücret olarak geceleyin Celcelûtiye’yi okudum. Birden bir ihtar-ı gaybî gibi kalbime denildi: Ali Risale-i Nur ile çok meşguldür. (Hz. Ali)Mecmuundan haber verdiği gibi kıymetli risalelerine de işaret derecesinde remzedip îma ediyor. Eğer sarîh bir şekilde (açık bir biçimde) gaybden haber vermek (çok zararları bulunduğundan hikmete münafi olduğu için) hikmet-i İlâhiye (İlahi hikmet/Allah) tarafından yasak olmasaydı tasrih edecekti (açıklayacaktı).” [21]
“Gerçi manen ben Hz. Ali’nin bir veled-i mânevîsi hükmünde, ondan gerçek dersini aldım. Ve Âl-i Muhammed’in bir mânâda gerçek Nur şakirtlerine şamil olmasından ben de Âl-i Beyt’ten sayılırım. Risale-i Nurun üstadı ve Risale-i Nur’a Celcelûtiye kasidesinde rumuzlu işaretiyle pek çok alâkadarlık gösteren ve benim hakâiki îmaniyede özel üstadım, “Ali” dir ve âyetinin nassiyle, Âl-i Beyt’in muhabbeti, Risale-i Nur’da ve mesleğimizde bir esastır ve Vehhabilik damarı, hiçbir cihetle nûrun gerçek şakirtlerinde olmamak lâzım geliyor” [22]
“Ben üveysî bir tarzda bir kısım ilm-i gerçeği (ilmi bilgileri) Hüccet-ül-İslâm olan İmam-ı Gazalî den almıştım. Şimdi anlıyorum ki: İmam-ı Gazalî aynı dersi üveysî bir tarzda Ali dan almıştır.” [23]
“Malûm olsun ki: Celcelûtiye’nin esası ve ruhu olan " el-Kısmu’l-Câmiu ve’d- Da’vetu’s-Şerîfetu ve’l-İsmu’l-A’zam" Ali ’nün en mühim ve en müdakkik Üveysî bir şâkirdi ve İslâmiyet'in en ünlü ve parlak bir hücceti olan İmam-ı Gazalî Hüccet-ül-İslâm diyor ki: " Onlar (Celcelûtiye) vahiy ile Peygambere nazil olduğu vakit Ali’ye emretti: " Yaz" . O yazdı. Sonra nazmetti." İmam-ı Gazalî diyor: Bunlar şeksiz dünya ve ahiret hazinelerinden bir hazinedir. İmam-ı Gazalî, İmam-ı Nureddin’den ders alarak bu Celcelûtiye’nin Süryanî kelimelerini, hem kıymetini ve hasiyetini şerhetmiş.” [24]

Celcelûtiye ve ism-i Azam

Hz Ali'nin kasidesi olarak bilinen Celcelûtiye; İsm-i Azâm'ı içeriğinde taşıyan büyük bir duadır. Yeşil bir atlas üzerinde semadan indiği rivayet edilmektedir.[6] Hz. Ali demiştir ki: “Ben Cebrâil’in şahsını gök kuşağı sûretinde gördüm. Sesini işittim. Sahifeyi aldım. Bu isimleri içinde buldum!” [25][26] Kasidenin havassı: bir çok gizemi, daveti, rüyet ve müşahadeyi muhteviddir.[6] Allah’ın en büyük ismi olan İsm-i Azam bu duânın içerisinde gizlenmiş olduğundan, bu duâyı okuyarak Allah’a sığınan kimsenin, dünya ve âhiret işlerinde çok kolaylıklar ve bereketler göreceği müjdelenmiştir.[2]
Hz. Ali tarafından, nazmedildiği bildirilen Celcelutiyye duasının birçok havassı olduğu İmam-ı Bûnî, İmam-i Gazali ve diğer büyük alimler tarafından nakledilmiştir. Hatta bu duanın içinde İsm-i Azam duası bulunduğu ve Cibril-i Emin vasıtasıyla Allah Resulüne indirildiği, Kainatın Efendisinden gelen haberler arasındadır.  Bu hediye, için İmam-ı Gazâlî hazretleri nakleder ki:
Cebrâil Aleyhisselâm Peygamber Efendimiz’e dedi ki: "Ya Muhammed! Rabb'in sana selam ediyor ve selamın en mükerremini sana tahsis buyuruyor. Sana bu hediyeyi ihsan buyurdu." Bunun üzerine Hz. Muhammed: "Ey kardeşim Cebrail! Bu hediye nedir?" dedi.Cebrail: "Bu hediye, içinde İsm-i Azam ile en kapsamlı kasem bulunan büyük duadır." diye cevap verdi.Hz. Muhammed: "Ey kardeşim Cebrail! Bu duanın adı nedir? Keyfiyeti nasıldır?" diye sordu.Cebrail dedi ki:"Ya Muhammed! Bu duanın adı Bedi'dir (Celcelûtiye). İçinde en yüksek kasem ve İsm-i Azam vardır. O İsm-i Azam ki:
  1. Arş-ı Ala'nın kenarına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Allah'ın arşını taşıyan melekler bu arşı kaldıramazlardı!
  2. Güneşin kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, güneşin ışığı ve nûru olmazdı!
  3. Ay'ın kalbine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, ay ışık veremezdi.
  4. Cebrail'ın kanadına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, Hz. Cebrail yer yüzüne inemez, semaya çıkamazdı!
  5. Mikail'in başına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı yağmurlar ve damlalar ona itaat etmezlerdi.
  6. İsrafil'in alnına yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı sur üfleyemezdi.
  7. Azrail'in elinin üzerine yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, tüm yaratılanların canlarını alamazdı.
  8. 7 kat göklere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı gökler yükselemezdi.
  9.  kat yerlere yazılmıştır. Eğer yazılmış olmasaydı, yedi kat yerler, şimdi olduğu gibi sabit olmazdı! Bu ismi Adem okumuştur!" [27][28][26]
Bedîüzzaman'ın, “İsm-i Azam ya da İsm-i Azamın altı nûru” unvanıyla 30. Lem’a’da açıkladığı ve Hz. Ali için birer İsm-i Azam olduğunu beyan buyurduğu Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerinin Celcelûtiye’de geçen İsm-i Azam’dan olduğunu 18. Lem’anın satır aralarından çıkarabiliyoruz. [2][26]

Celcelûtiye Kasidesinde Geçen Süryanice Esmalar

Hz. Ali (r.a) Efendimizin Celcelûtiye Adlı kasidesinde geçmekte olan ortalama elli Süryani lisanında ki Esmaların Arapça karşılıkları aşağıdadır. Esmaların bazılarıyla alakalı farklı karşılıklar olsa da biz Alimler arasında en muteber rivayetleri derledik....

Biacin-Bacin.................Allah (c.c)
Ehucin .............................Ehad
Celcelutin....................... Bedi’
Helhelet ..........................Basıt
Samsamin .......................Bariu
Tamtamin .......................Sabit
Taytafet ..........................Cebbar
Mihraşin.......................... Halim
Şemahın ..........................Halıg
Eşmehın ...........................Şedid
Sellemet-Semet ..............Selam
Ğalmehet .........................Hakim
Celcelet............................ Gadir
Şemhisa-şemhesa............ Ya Rabbi-Ya Rahman
Şelmeha .............................Muğni
Zeymuhın-............................Beyzuhın Hakemun-Adl
Celalin Bazihın.................... Azze ve Celle
Şerantahın ...........................Rauf
Begdusin.............................. Münezzeh
Berkutin ................................Rahim
Şelmehın-...............................Seymanun Hak
Numuhin ................................Samed
Esaliya ....................................Şehid
Salsalet ...................................Kafi
Esbelet ....................................Semi’
Havsemet-Havsemin .............Basir
Devsemin................................. Zahir
Berasemin............................... Ğaniy
Berhutin................................... Bari’
Bazehın.................................... Metin
Ebramin................................... Hallak
İrtehat..................................... Tevvab
Betakun .................................Dıyaennur
Biha ...........................................Hu
Bite’dadin ................................Hamidül mecid
BiberhutinTebrizin ...................El Evvel vel Ahir
Berhak....................................... Mu’id
Yeşmehın ..................................Garib
Şelmehet ...................................Fettah
Celya ..........................................İlahi
Teşemmehat............................ Tealeytefililm-EssirriAlim
Yerhaf-Biberhın-Tevratta geçer......... Mubdi-Muid Manalarında
Beramihun-Yeşmehun ...........................Allamulğuyub
Bihilkuni-Atarat-diğer rivayet............... Allamulğuyub
Yanuhin .................................................. ...Kerim
Aytalen Kaviyyül-......................................Kahir
Aletveteşemmehat .....................................La Yeğlibu-Allahu Ğalib
Yahin Veyayuhin ...........................................Hayyul kayyum

Celcelûtiye'nin Havass ve Esrârı

Hz. İmamı Ali tarafından tertip olunan Bu Celelutiye duası okunuşu fazileti virdi. Esmai ilâhiyyenin Süryani lisanında toplanmış olduğu bir duadır. İçinde ismi azamin olduğu rivayet edilir. Celcelûtiye hakkında bir çok yazılar Arapça ve Türkçe olarak neşrolunmuştur. Bu duaların düzeltilmişi bundan 50 yıl önce Mecmuatül ahzap isimli eserde neşrolmuştur. Birçok eski en’amlarda da Celcelûtiyenin duası ve vefk’ı vardır.
İmam Gazalî, hocası İmam Nureddin el-Isfahanî, İmam Ahmed el-Bunî ve Şeyh Ahmed Ziyaeddin Gümüşhanevî’ye göre, Celcelûtiye kasidesinin aslı vahiydir.Celcelûtiye, Hz. Resul-i Ekrem’in derslerine istinaden, Hz. Ali tarafından telif edilen Süryanice bir kasidedir. Mecmuat-ül Ahzab’ın 1. cildinde yer almaktadır. Bediüzzaman, Gazali gibi çok imamların Celcelûtiye’yi şerh ettiklerini söylemiştir. İmam Gazali’nin Celcelûtiye şerhi, Ziyaeddin Gümüşhanevî'nin derlediği Mecmuatu’l-Ahzap adlı eserinin “Şazelî” adlı cildin 508. sayfasından itibaren başlar. Fakat bu şerhler, kelimelerin açıklamasından ziyade Kasidede yer alan beyitlerin hassalarını açıklayan bir mahiyettedir. Süryani kelimelerden az bir kısmının anlamı verilmiştir.Celcelûtiyenin kendisiyse, aynı cildin, 499-531 sayfaları arasında yer almaktadır. Kasidedeki bütün beyitlerin altında onların ebced değerleri de yazılmaktadır.Hz. Ali tarafından Celcelûtiye adıyla ve cifir ilmine göre birçok tarih de düşürülerek Süryani diliyle nazmedilmiş ve kaside haline getirilmiştir. Yüksek ve etkili bir duadır. Bir isimler hazinesidir. Allah'ın rahmetini celb etmesi hasebiyle bir rahmet hazinesi ya da bir Cennet hazinesi demek de mümkündür. Allah'ın en büyük ismi olan İsm-i Azam bu duanın içerisinde gizlenmiş olduğundan, bu duayı okuyarak Allah'a sığınan kimsenin, dünya ve ahiret işlerinde çok kolaylıklar ve bereketler göreceği müjdelenmiştir.
Allah batınını envarın sırlarıyla aydınlatır, gönlünü açar, rızkını bollaştırır. Düşmanını kahreder. Şeyh efendi buyurmuştur ki; mim (م ) de nun gibidir, kevni gayede sırrı muhaffef esas ve başlangıçtır. Nun hak içindir mim ise başlangıcın başlangıcı ve gayelerin gayesidir. Nun (ن ) berzahı marifetdeki ruhtur. Mimin berzahı ise rabbun fill-beriyyatdır. Nun'un üç şekli vardır...Nun yaratılışı varlık aleminde mastur olan yüce işler içindir. Aslı, arşi zatta bakidir, furuu; kılletin hamili ve gölge edenin gölgesi olarak süfli harfin altındadır. Hz. Peygamberin sözünde buna işaret vardır: Sadaka, hiçbir gölgenin bulunmadığı günde sahibini gölgelendirir.
Sad (ص ) harfi: cümle ve bütün üzre beşinci alt dereceden hararet ve rutubete sahiptir. Tafsiline gelince: birinci derecede orta hararete sahiptir, birinci mertebeden soğukluk ihtiva eder. Sad: Melekut harflerinden olup bilinen şekildedir, ulvi ve sufli ervahı taşıyıcıdır. Güçlü bir mekena ve şerif bir zamana sahibdir. Bunun için her kim sıdkile zahir batın isimlerine devam ederse yaratılış alemindeki sırlara şahid olur. Herkim doksan kere sad harfini bir kağıda yazar, üzerinde taşırsa düşmanına galip gelir. Yine herkim aynı şekilde yazıp üzerine asarsa oruçluyken veya diğer halde açlık hissetmez. Herkim sad harfini bir deriye yazar ve bu ayeti de ( وله ما سكن فى الليل ونهار ) (العليم ) e kadar yazıp baş ağrısı olan kimse üzerine asılırsa, o ağrı geçer. Yine herkim aşağıdaki görüldüğü üzre sad dairesini bir yumurta üzerine yazıp pişirdikten sonra nüfesaya yedirirse şifa bulur...
Şeyh Ahmed-i Bûni Hazretleri Celcelûtiyye hakkında: Ancak Hak ehli olanlara, bu dua ve vefkinin bereketiyle, insanlarda birtakım sırlar ve deliller ortaya çıkmaktadır. Hayf bu duayı okuyup da kadr-ü kıymetini anlamayanlara demiştir.
ا ج ل ب و ا و ه ي ج و ا ق ل ب ف ل ا ن ا ب ن ف ل ا ن ة ا ل ى ك ذ ا و ك ذ ا "Ey bu isimlerin hüddâmı, bu isimlerin size karşı olan hakkı ve nezdinizdeki hürmet ve saygısı için filânca kadının oğlu filanca kişinin kalbini şu ve şu şeye doğru heyecanlandırarak çekiniz." der. Ve bu nüshayı başının üstünde taşırsa istenilen kimsenin kalbi ve hatırı Allah’ın izniyle isteyene doğru sevgi ve muhabbetle çekilip gider.
ا ف ض ل ي م ن ا ل ا ن و ا ر ف ي ض ة م ش ر ق ، ع ل ى و ا ح ى م ي ت ق ل ب ى ب ط ي ط ف ت
Bu beytin hâssaları: Kim bu beyti Cuma namazı vaktinde yazar ve bir de şu:٢ ٧ ر ه ر س ب ا و ر ص ظ ى ف ح ه ا ه ا ق س ع م ح ه ب د و م ن ى د و ا ف ص د ي ه ش ٣ isimlerle beraber yandaki şu vefki yazarak sağ kolunda taşıyan kimse cepheye ve savaş sahasına vardığı zaman ona Allah’ın izniyle düşmanın kılıcı, mızrağı, ne oku ve ne de herhangi bir silahı isabet etmez [29]
١ ١ ٢ ٤١ ١ ٢ ٧١ ١ ٣ ٠١ ١ ١ ٧
١ ١ ٢ ٩١ ١ ١ ٨١ ١ ٢ ٣١ ١ ٢ ٨
١ ١ ١ ٩١ ١ ٣ ٢١ ١ ٢ ٥١ ١ ٣ ٢
١ ١ ٢ ٦١ ١ ٢ ١١ ١ ٢ ٠١ ١ ١ ٣
و ص ب ع ل ى ا ل ر ز ق ص ب ة ر ح م ة
ف ا ن ت ر ج ا ء ا ل ع ا ل م ي ن و ل و ط غ ت
Bu beyti 28 defa okuyan kimseye yüce Allah bilmediği ve düşünmediği yerlerden rızık ve hayırlı şeyler gönderir, onu kimseye muhtaç etmez. Bu beyti okuyan tüccarsa Allah onun alışını verişini, alıp vermesini kolaylaştırır, malına bereket ihsan eder. Bu beyti güzelce okuyamayan kişi bir defa yazarak, öd ağacı ile tütsü yapar ve karada, denizde, seferde ve hazarda uyku ve uyanıklık halinde şu vefkle birlikte yanında taşırsa anılan şeylere nail olur. Vefk-i şerîfin şekli şöyledir
١ ٣ ٥ ٤١ ٣ ٥ ٩١ ٣ ٥ ٢
١ ٣ ٥ ٣١ ٣ ٥ ٥١ ٣ ٥ ٧
١ ٣ ٥ ٨ ١ ٣ ٥ ١١ ٣ ٥ ١
[30]

Celcelûtiyenin Hassaları

Mühim bir iş için okunmak istenirse okumadan evvel temiz abdest alarak 2 rekat namaz kıldıktan sonra okumaya başlamalı...
1 — Kuraklık için 31 kere.
2 — Ateşten ve yangından kurtulmak için (7) okuyup yangın tarafına üflemeli.
3 — Denizde fırtınadan selâmet bulmak için 31 kere okumalı.
4 — Korktuğun kimselerden bir isteğin olursa Pazar günü sabahleyin vefkı yazılıp taşımalı.
5 — Sevgi ve hürmet için Pazartesi misk ve zaf- ran, gülsuyu ile vefkı yap taşı.
6 — Salı günü öğle vakti yazılırsa silâh tesirinden masun kalır. Öd ağacı ve cavi ile tütcülemeli.
7 — Düşmanlarının dilini bağlamak için ve şerlerinden korunmak için Çarşamba ğünü güneş doğmadan yazılacak.
8 — Ticaret için Perşembe günü bir beyaz beze yazıp üzerinde taşımalı.
9 — Zenginlik için Cuma günü yazıp cavi ve karanfil ile tütsülenecek.
10 — Tabiattan olan hastalıklardan muhafaza için Cumartesi günü sabah mavi mürekkeple yazılacak.
11 — Cuma gecesi yazıp öd ve sandal ağacıyle tütsüleyip taşınırsa felç. Titreme, kâbus, zehir ve haşerat- tan muhafaza eder.
12 — Yeni bir kap içine vefkı yazılıp temiz bir su koyup içerse bütün dertlere deva’dır. Yemekten önce içilecek.
13 — Zafiran, gülsuyu ve miskle yazıp taşırsa has-talik gelmez ve hakir görenlerin nazarında büyür. Borçlu olursa borçtan kurtulur.
14 — Gebe taşırsa kolayca doğurur.
15 — Çalışmış bir şeyin geri getirilmesi için iğne ucuyla ufak bir mum üzerine kaybı yazmalı ve vefkı’da bir kâğıda yazıp muma bir iplik ile sanp elde tutmalı ve şu duayı okumalı (Allahümme inni es’elüke bi hakkı hazihil daveti şerife ve vefkll muazzam ve tamike! azi- mül â’zam entürlt (Kaybın ismi)
Mal gelene kadar çalman yerde Celcelûtiye ve dua okunacak. :
16-Hüddamım elde etmek için; 7 gün oruç tutulacak. Pazar günü başlanacak, riyazat yapılacak ve kimse ile görüşmüyeoek. Vefkı üzerinden ayırmayıp Celoe- lutiye’yi 7 kerre okuyacak. Bir isteği varsa gecede 70 defa okuyacak. Buhurları: Karanfil, cavi vemavi mürep- kep. Allaha ve hazret! Peygambere yalvarıp hacetini is- tiyecek. 7.nci gün bir ruhani gelir... Dileğini yapar. Ve bu 7 günden sonra fena adamlarla oturmuyacak, az yiyecek gece ve gündüz Celcelûtiyeyi 7 şer defa okuyacak. Kendini haramdan muhafaza edip ibadet ve,zikire ehemmiyet verecek.
17 — Rızık bolluğu ve zaruretten kurtulmak için günde (15) okuya.
18 — Gece dört kere okursa düşman şerrinden korunur

Celcelutiye duası
"Bede'tü bibismillehi ruhi bihi nehtedet. İle keşfi esrarin bibatinihi intavet.
Ve salleyte fişşani ala hayrü halkihi. Muhammedin men zahaddalalete velğalet.
İlahi lekad aksemtü biismike daiyen. Biacin ehvecin celcelutin helhelet.
Seeltüke bil ismil azami gadruhü. Ve yessir umri ye elihi bisalmehet.
Ve ye hayyü ye gayyumu ed'üke racian. Bievin eyucin celceliyyütin helhelet.
Bisamsamin tamtamin ve ye hayra bezi hin. Bimihrasi mihrasi mihrasin bihin neru uhdimet.
Biacin ehucin ya ilahi muhevvicin. Ve ya celcelutin bil icabeti helhelet.
Lituhyi hayatel kalbi min denesin bihi. Bigayyumin gamessiru fihi ve eşragat.
Aleyye ziyaun minbeverigi nurihi. Feleha ale veçhi senaün ve ebragat.
Ve subbe ale kalbi şeabibu rahmetin. Bihikmeti mevlanel kerimi feentagat 
Ehatat bihil enveru min külli canibin. Ve heybetü mevlenel azimi bina alet.
Fe Sübhaneke'llahümme ye hayra bariin. Ve ye hayra hallagin ve ekramel men beat.
Febelliğini gasdi ve külle meraribi. Bihaggi hurüfin bilhicai tecemmeat.
Bisırrı hurüfin üdiat fi azimeti. Binüri nüri senail ismi verrühi gad alet.
Efizli min'el envari ya Rabbi feyzuhü. Bissirri ve ahya meyyiti kalbi bisalsalat.
Ele ve elbisenni heybeten ve celaleten. Ve küffe yedel a'dai anni bi ğalmehet.
Ele ve ahcübenni min adüvvin ve hasidin. Bi hakkı şemahın eşmehın sellemet semet.
Bi nüri celalin bazihın ve şerantahın. Bi kuddüsin berkütin bihiz zulmatüncelet.
Ele vakdı ya Rabbahü bin nüri haceti. Bi nüri eşmehin celya serian kadınkadat.
Biyadin ve yayühin nemühin asaliyen. Ve ya aliyen yessir ümuri bi saysalet.
Ve amnahni ya zel celali kerameten. Bi esrari ilmin ya haliymü bikencelet.
Ve hallısni min külli hevlin ve şiddetin. Eya cabiral kalbil kesiyri minel habet.
Ve ahrisni ya zelcelali bi kafi kün. Bi nassı hakıymı katııs sırri asbelet.
Ve sellim bi bahrin ve a'tıni hayra berriha. Fe ente melazi vel kürubi bikencelet.
Ve subbe aleyyer rizka sabbate rahmetin. Fe ente racaul alemiyne velev tağat.
Ve asmim v ebkim sümme a'mi adüvvena. Ve ahrıshüm ya zelcelali bi havsemet.
Ve fi havsemin mea devsemin mea devsemin ve berasemin. Tehassantü bil isnil azıymi minelğalet.
Ve a'tıf kulübel aleymiyne bi eshira. Aleyye ve elbisenni kabulen bi şelmehet.
Ve yessir umürana ya ilahi ve a'tına. Minel ızzi vel ulya bi şemhın ve eşhamet.
Ve esbil eleynes setra veşfi kulübena. Fe ente şifaün lil kulübi minel ğaset.
Ve barik lenallahümme fi cem'ı kesbina. Ve hülle uküdel usri biyayühin irtehat.
Biyahin ve yayühin ya hayra bazihın. Ve ya men lenelerzaku min cüdihi nemet.
Nehruddü bikel a'dae min külli vichetin. Ve bil ismi termihim minel bu'di bişşetet.
Ve ahzilhüm ya zelcelali bi fadli men. İleyhi seat dabbül felati ve kad şeket.
Fe ente recai ya ilahi ve seyyidi. Fe fülle lemimel ceyşi in rame bi adet.
Ve küffe cemiyal mudırrine keydehüm. Ve anni bi aksamike hatmen ve ma havet.
Fe ya hayra mes'ulin ve ekramel men a'ta. Ve ya hayra me'mulin ila ümmetin halet.
Ekıd kevkebi bil ismi buran ve behceten. Meded dehri vel eyyami ya nuru celcelet.
Biacin ahucin celemhucin celaletin. Celilin celcelutin cemahin temehracet.
Bi ta'dadi ebrumin ve simrazi ebramin. Ve behrati tibrizin ve ümmin teberreket.
Tükadü siracün nuri sirran beyaneten. Tükadü siracüs sürci sirran tenevverat.
Bi nuri celalin bazıhın ve şerantahın. Bi kuddüsi berkütin bihin naru uhmidet.
Biyahin ve yayühin nümuhin esaliyen. Bi tamtamin mihraşin li naril ıda semet.
Bi halin ehilin şel'ın şel'ubin şaliın. Tahiyyın tahubin taytahübin tayyatahet.
Enühın bi yemlühın ve ebruhın uksimet. Bi temliyhı ayatin şemuhın teşemmehat.
Ebaziha beyzühın ve zeymühın ba'deha. Hamaruhı yeşrühın bi şerhın teşemmehat.
Bi belhın ve simyanin ve bazuhın ba'deha. Bi zeymühın eşmühın bihil kevnu ummirat.
Bi şelmehatin akbil düai ve kün meıy. Ve kün li minel a'dai hasbi fe kad beğat. 
Fe ya şemhasa ya şemhasa ente şemleha. Ve ya aytala hatlür riyahı tehalhalet.
Bikel havlü ves savlüs şedidu li men eta. Libabi cenabike velteca zulmetüncelet.
Bi taha ve yasin ve tasin kün lena. Bi tasim mimin lis seadetıkbelet.
Ve kafin ve kayain ve aynin ve sadiha. Kifayetüna min külli aynin bina havet.
Bi hamime aynin sümme sinin ve kafiha. Himayetüna minhel cibalü tezelzelet.
Bi kafin ve nunin sümme hamimin ba'deha. Ve fi süretid dühani sirran kad uhkimet.
Bi elifin ve lamin ven nisa ve uküdiha. Ve fi suretil en'ami ven nuri nüvvirat.
Ve elifin ve lamin sümme rain bi sirriha. Alevtü bi nuril ismi min külli ma cenet.
Ve elifin ve lamin sümme mimin ve raiha. İla mecmeil ervahi ver ruhi kad alet.
Bi sirri havamimil kitabi cemiıha. Aleyke bi fadlin nuri ya nuru uksimet.
Bi amme abese ven nazıati ve tarikın. Ve fi vessemai zatil bürucı ve zülzilet.
Bi hakkı tebareke sümme nünin ve salin. Ve fi süretit tahmizi veş şemsi küvvirat.
Ve bizzariyatiz zerri ven necmi iz heva. Ve bikterabet liyel ümuru tekarrabet.
Ve fi süveril kur'ani hizben ve ayeten. Adede ma karael kari ve ma kad tenezzelet.
Fe es'elüke ya mevlaye fi fadikellezi. Ala külli ma enzelte kütben tefaddalet.
Bi ahiyyen şerahiyyen ezunayi sabvetin. Asbavüsin ali şeddaye aksemtü bi taytağat.
Bi sirri büduhın ekhezetin betadin zehecin. Bivahil veha bil fethi ven nasri esreat.
Bi nuri feceşin mea sazhazin ya seyyidi. Ve bil ayetil kübra eminni minel fecet.
Bi hakkı fekacin mea mahmetin ya ilahena. Bi esmaikel hüsna ecirni mineş şefet.
Hurufün li behramin alet ve teşamehat. Ve ismi asa musa bihiz zulmetün celet.
Tevesseltü ya rabbi ileyke bi sirriha. Tevessüle zi züllin bihin nasühtedet.
Hurufün bi ma'naha lehel fadlü şürrifet. Meden dehri vel eyyami ya rabbinhanet.
Deavtüke ya Allahü hakkan ve inneni. Tevesseltü bil ayati cem'an i ma havet.
Fetilke hurüfün nuri fecma havassaha. Ve hakkık meaniha bihil hayrü tümmimet.
Vahdurni avnen hadimen müsehharan. Tuheymefyailü bihil kürbetüncelet.
Fe sehhir li fiha hadimen yütıy'uni. Bi fadli hurufi ümmil kitabi ve ma telet.
Ve es'elüke ya mevlaye fismikellezi. Bihi iza düiye cem'ul ümuri teyesserat.
İlahi ferham da'fi vağfirli zelleti. Bi ma'kad deatkel enbiyau ve tevesselet.
Eya halikıy ya seyyidi ıkdı haceti. İleyke ümuri ya ilahi tesellemet.
Tevesseltü ya Rabbi ileyke bi ahmeda. Ve esmaikel husnelleti hiye cümmiat.
Fe cüd va'fü vasfah ya ilahi bi tevbetin. Ala abdikel mikini min nazratin abet.
Ve veffıkni lil hayri ves sıdkı vettüka. Ve eskinennil firdevse mea firkatin alet.
Ve kün bi raufen fi hayati ve ba'de ma. Emütu ve elka zulmetel kabrin celet.
Ve fil haşri beyyıd ya ilahi sahifeti. Ve sekkıl mevazini bi lutfike in eraddet. 
Ve cevvizni haddes sıratı mühervilen. Vahmini min harri narin ve ma havet.
Ve samihi min külli zenbin ceneytühü. Vağfir hatıy'atiyel izame ve in alet.
Feye hamilel ismillezi celle gadruhü. Teveffe bihi küllel umüri tesellemet.
Fegatil vele tehşe veharib ve le tehaf. Vedus külle ardin bil vuhuşi teammerat.
Ve egbil vele tehrab ve hasim men teşeü. Ve le tehşe be'sen lil mulüki velev havet.
Fele hayyetün tehşe vele agrabun tera. Ve le esedün ye'ti ileyke bihemhemet.
Ve le tehşe min seyfin ve le tağni hançerin. Ve le tehşe min rumhin ve le şerrin eshemet. 
Ceza men karae haza şefaatü ahmeda. Ve yuhşerru fil cennati mea hürin huffifet.
Va'lem bi ennel Mustafa hayrü mürselin. Ve efdalü halkıllahi men kad teferrakat.
Ve saddır bihi cahihi külle hacetin. Ve selhü li key tencüve minel cevri vettağat.
Ve salli ilahi külle yevmin ve saatin. Alel mustafel muhtari ma nesmetün semet.
Ve salli alel muhtari vel ali küllihim. Ke addi nebatil erdı ver rıyhı ma serat.
Ve salli salaten temleül erda ves semae. Kevebli ğamamin ma'ruüdun tecelcelet.
Fe yekfike ennellahe salla bi nefsihi. Ve emlakehü sallet aleyhi ve sellemet.
Ve sellim aleyhi daimen mütevessilen. Meded dehri vel eyyami ma şemsun eşrakat. 
Ve sellim alel athari min ali haşimin. Adede ma haccel hacicu ve sellemet.
Verda ya ilahi an ebi bekrin mea umera. Verda ala osmane mea hayderis sebet.
Kezal alü vel ashabü cem'an cemiuhüm. Meal evliyai ves salihıyne ve ma havet.
Mekalü aliyyin vebni amni Muhammedin. Ve sirru alümin lil halaikı cümmiat."
Celcelutiye duası meali
"Bismillah ile başladım, ruhum, O'nun sayesinde besmele içinde saklı olan çok sırlar keşfetti.
İkincisinde O'nun yarattıklarından en hayırlısı Hz Muhammed'e salavat getirdim. O Muhammed ki, dünyadaki bütün yanlışları gidermiştir.
Ey ilahım, Senin isminle dua ettim. Her zaman açık olan ve giderek parlayan Ehad ve Bedi isimlerinle Sana yalvarıyorum.
Kadri ve şanı yüce olan isminle Senden istedim. Ey güçlü kadir Allah'ım, Sen bütün işlerimi kolaylaştır.
.Ey Hayy ve Kayyum olan Allah'ım, umut ederek daima Sana yalvarıyorum. Ehad ve Bedi isimlerini şefaatçi yapıp yüksek sesle bağırarak Sana yalvarıyorum.
Denizin ortasında vurulmuş kılıç gibi isimlerinle, ey yaratanların en hayırlısı Allah'ım, olayları yönlendiren, savaşla barışı sağlayan isimlerinle Sana yalvarıyorum, bu fitne ateşi söndürülsün!
Ey İlahim, her işe her derde hemen müdahale eden, süratle icabet eden Allah, Ehad ve Bedi isimlerinle yalvarıyorum.
Kalbin hayatını canlandırasın, ondaki kirleri temizleyesin. Kayyumiyetinle onu ayakta tut, kayyumiyet sırrı onda her zaman kalsın, daima parlasın.
Bu Hayy ve Kayyum nurunun şimşeklerinden bir ziya üstüme parladı, kalbime bir parıltı geldi, şimşek çaktı.
Bu Hayy ve Kayyum nurunun şimşeklerinden bir ziya üstüme parladı, kalbime bir parıltı geldi, şimşek çaktı.
Ve kalbimin üstüne rahmet sağanakları döküldü. Kerim olan Mevla'mız Allah'ın hikmetiyle, Ve bu biçimde, bu rahmet, hikmet, kerem hakikatleri konuştular.
Bundan sonra her taraftan nurlar beni kuşattı. Ve büyük olan sahibimiz Allah'ın azameti bizi yüceltti.
Allah'ım Seni tenzih ederim, Sen yaratanların en hayırlısı, Ve çok mükemmel yaratansın. Biat yapanların en iyisisin!
Allah'ım beni amacıma ulaştır, bütün ihtiyaçlarımı gider. Hece harfleri biçiminde toplanan Huruf-u Mukattaa hakkı için..
Muskama emanet olan harflerin sırrı hürmetine, İsimlerinin nuru parlaklığı hürmetine, yüce Ruhların hürmetine.
Bana nurlardan daha parlak bir feyiz üzerime akıt, Nur isminle kalbimin ölmüşlüğünü dirilt! 
Ne olur heybetinle üzerime bir heykel, celal giydir, düşmanlarıma el çektir.
Kadri yüce, aziz isimlerinin hürmetine beni düşmanlardan, hasetçilerden koru.
Bunu Rauf, Celal, Kudüs, Münezzeh ve Rahim isimlerinin nuruyla ihsan et. 
Ey Rabbim! O nurla ihtiyaçlarımı gider. Selam Hayy isimlerinle hacetimi süratle yerine getir.
Ma'bud, Hu, Samed ve Şehid isimlerinin hürmetine, Kafi isminle işlerime kolaylık ihsan et.
Ey Celal sahibi! Ey Halim! Senin yardımınla açılan ilmin sırrıyla bana ikram et! 
Sıraları kesin inkişaf etmiş olan Kuran-ı Hakim'in açık ve nurani ifadeleriyle beni korkulardan ve sıkıntıdan koru!
Ey Celal sahibi ey kırk gönlü üzüntüden kurtarıp saran! Kaf hürmetine beni koru!
Tehlikeler içinde beni güvende kıl, buradan beni hayırlı selametine çıkar! Benim sığınağım sensin ve sıkıntılar sadece seninle ortadan kalkar.
Rahmetin olan yağmurunu üzerime yağdırır gibi rızık yağdır üzerime. Günahları fazla işleseler de, alemlerin umudu sensin.
Ey Celal sahibi! Basir isminle düşmanlarımızı dilsiz, sağır, kör ve konuşamaz et.
Alim ve Gani ismi şeriflerinle birlikte Sabur ismine sığınarak, yanlışlardan, hatalardan korunurum.
Bütün mahlukatın gönlünü lütfunla bana çevir. Fettah isminle maklubiyet elbisesini bana giydir.
Ya İlahi! Selam isminle işlerimizi kolaylaştır, bize yücelik ver.
Üstümüze af örtüsü geçir, kalplerimize şifa ver.
Hu isminle rızkımıza bereket ihsan et, güçlükleri çöz.
Ey Mabud, ya Hu, Ya hayre'l bizim için cömertliğinle rızıklar sun.
Düşmanları senin yardımınla def ederiz.
Ey Celal sahibi! Hz Muhammed'in hürmetine onları yüzüstü terk et.
Ya ilahi! benim ümidim sadece sensin. Beni tahrik edenleri dağıt.
Kesin yeminlerin hürmetine zararlı olanların tuzaklarını benden uzak tut.
Ey ihsanda bulunanların, dilekte bulunanların, ümit kapılarının en değerlisi.
Ey ilmiyle nüfuz eden Nur! yıldızımı nurlu kıl, parlamaya devam ettir.
Nurun kandili gizli açık bir şekilde tutuşturur. Kandiller kandili gizli nurlanır.
İzzet sahibi, celal sahibi mukaddes olan Rahim'in nuruyla küfrün ateşini söndürülür.
Ma'bud, Samed, Hu Cebbar ve Halim Zatın yardımıyla düşmanların ateşi bastırılacak.
Gerçek Ma'bud Hak olan, hakkı gerçekleştiren Cemil, Mucib ve Vedud olan Zatın yardımıyla insanlara sevdirecektir.
Hak imi hürmetine duamı kabul et, benim yanımda ol, düşmanlarıma kafi ol.
Ey Rahman olan Allah'ım! Sen Hak Ma'budsun! Fırtınalar arka arkaya kopmaktadır.
Kafirlerden korunmak için, düşmanlara hücum etmek için senin yardımın gerek, Sana sığınan kimsenin karanlığı yok olur.
Ta Ha, Ya Sin, Ta Sin ve Ta Sin Mim surelerinin hürmetine saadete ermek için bize yardımcı ol.
Kaf Ha Ya Ayn ile bizleri kuşatan kem gözlerden koru.
Ha Mim Ayn Sin Kaf süresi bizim koruyucu sığınağımız olsun, karşısında dağlar bile sarsılsın.
Kaf, Nun ve Ha Mim sureleri hürmetine himayeni gerçekleştir. Duhan suresinde muhkem kılınan bir sır var.
Elif Lam ile başlayan sureler Maide, Nisa, En'am ve Nur suresi hürmetine..
Elif Lam Ra ile başlayan surelerin sırrı ve İsmi Azam'ın nuruyla, işlediğim günahlardan vazgeçtim. 
Elif Lam im Ra suresiyle (Rad) melekler, ruhaniler meclisine yükseldim.
Amme, Abese, Tarik, Naziat, Ve's Semai Zatilburuci ve Zilzal surelerinin hürmetine.
Tebareke, Nun, Seele, Sailün, Tehmiz, Ize'ş Şemsu Kuvirat surelerinin hakkı için.
 Zariyat, Kamer, Necm surelerinin hürmetine işlerimi kolaylaştır.
Hizb hizb, ayet ayet okudukları, inmiş olan Kuran surelerinin hürmetine.
Ey Mevla'm! Kitap indirdiğin peygamberlere ihsanda bulunduğun fazlını diliyorum.
Harfler Merih yıldızı gibi yüksektir. Asa'yi Musa ismiyle karanlıklar kaybolur.
Bunların sırrını şefaatçi ederek, Senden niyaz ediyorum. İnsanların kendisiyle doğru yolu bulduğu tevazu sahibi birinin tevessülü olsun.
Ey merhametli Rabbim! Bu harfler öyledir ki, manalarıyla zamanlar boyu üstlerine üstünlük bahşedilmiş ve yüceltilmiştir.
Ey Allah'ım! Bütün ayetler ve içerikleriyle Sana tevessülde bulunup yalvardım.
Onlar nur harfleridir. Onların meziyetlerini toplayarak, manalarını gerçekleştir. Her hayır onlarla tamamlanır.
Bana itaat eden bir yardımcı gönder. Sıkıntım onunla kalksın.
Fatiha suresi ve sonrasında gelen surelerin hürmetine bana itaat eden hizmetçi kıl.
Ey Mevla'm! Kendisiyle çağrıldığında işleri kolaylaştıran ismi azamınla sana yalvarıyorum.
Kendilerine şefaatçi kıldığın peygamberlerin hürmetine güçsüzlüğüme merhamet et, günahlarımı bağışla.
Ey Efendim! ihtiyacımı yerine getir, işlerimi sana havale ediyorum.
Senin güzel isimlerini niyaz ederek, Senden niyaz ediyorum.
Bütün hatalarımdan tövbe etmeyi şu kuluna lütfet!
Beni ihlas, hayır ve takvayla muvaffak et, merhametli ol.
Ya ilahi! Mahşerde amel defterimi ak eyle, sevaplarımı ağırlaştır.
Beni Sırat köprüsünden koşarak geçir, Cehennem ateşinden koru.
İşlediğim tüm günahlardan beni affet, büyükte olsa günahlarımı bağışla ya rabbim!
Ey yüce ismi taşıyan! Bütün tehlikelerden kurtuldun, selamete erdin.
Savaş, çekinme, korkma! Vahşi hayvanlarla olan yerlere korkmadan gir.
Saldır, kaçma! İstediğin düşmanla mücadele et, kimseden korkma.
Ne yılandan, ne akrepten, ne de aslandan korkma.
Ne kılıç, ne hançer, ne de mızrak hiç bir tehlikeden korkma.
Bunu okuyana mükafat Hz Muhammed şefaati olacaktır.
Bil ki, Muhammed en üstün peygamberdir, Allah'ın yeryüzündeki en faziletli kuludur.
Her dileğinin başında onu an, her şeyden kurtul.
Ya ilahi! Her zaman ona salavat getir.
Ona kıyamete kadar esecek rüzgar kadar salat eyle!
Gökyüzünden ine yağmur kadar, şimşekler kadar salat eyle!
Allah'ın, meleklerinin ona salat ve selam getirmesi sana yeter.
Sen yıllar devam ettikçe sürekli şefaatini dileyerek, ona salat getir.
Haşim oğullarından, hacılar Kabe'yi ziyaret edip, onu selamladıkça şefaat dile, salat getir.
Ya ilahi! Hz Ebu Bekir, Ömer, Hz Osman ve Haydar'dan razı ol!
Bütün ashabından, Salihlerden herkesten razı ol!
Bu Hz Muhammed'in amcasının oğlu Hz Ali'nin sözleridir. Onda ilimlerin özü ve sırrı toplanmıştır."